Kemer’de şu anda kısa adı KETOB olan turizm birliğinin adı KOPD’du!
1999 yılında kurulup büyüyen otelcilik sektörünün altında ezilen küçük otelleri temsil eden bir dernek olarak faaliyetini sürdürüyordu.
KOPD’un açılımı Kemer Küçük Otelciler ve Pansiyoncular Derneğiydi…
2004 yılında tüm otelleri kapsayacak biçimde şekil değiştirip adı Kemer Otelciler Birliği yani KETOB oldu…
Antalya’nın efsane ismi merhum Tarık Akıltop’nun (Her zaman rahmetle anarım. Sayıp sevdiğimiz değerli bir isimdi) oğlu yine değerli bir isim olan Selçuk Akıltopu (Kulakları çınlasın) Başkanlığını yapıyordu. Sıklıkla röportajlar yapar, onunla küçük otellerin sorunlarını konuşur haberleştirirdik…
Küçük otel ve pansiyonlar da nereden çıktı şimdi diyeceksiniz…
Değişen yeni dünya düzeninde artık bu işletmeler daha çok konuşulacak!
Tüm dünyada yaşanan pandemi durumu sizce de malumdur, küresel çapta tüm sektörlerin biçim değiştirmesine neden olacak…
Dünya çapında yayımlanan hemen her ekonomi makalesinde de bu konu gündeme getiriliyor.
Sektörlerin nasıl bir biçim alacağı masaya yatırılıyor!
Bizi en çok ilgilendiren turizm sektörü de masaya yatırılan sektörlerin başında!
Pandeminin başında olduğu gibi “Ne zaman kitle turizmi başlayacak?” sorularının yerini artık
“Başlarsa nasıl başlayacak?” soruları aldı!
Neler olacak?
Değişim nasıl yaşanacak?
Yani öyle mavi bayrak sertifikası gibi tesislere bir salgın sertifikası verilerek bu işin altından kalkılamayacağı iyice anlaşıldı!
Belli ki “Bu otel güvenli” vesikası ile o gemi yürümeyecek!
Ayrıca kesin olan şu ki seyahat eden insanlar binlerce insanın bir arada konakladığı tesisler yerine daha çok apart ve pansiyonları tercih edecek…
Örneğin her zaman örnek gösterdiğimiz Çıralı tipi tatil seçenekleri ön planda olacak…
Yine her zaman eleştiri konusu olan Her Şey Dahil sistemi belki de tamamen rafa kalkacak!
Açık büfe anlayışı tarih olacak…
Açık büfe kuyrukları yerini restoran anlayışına bırakacak!
Başta söylediğim oteller dolunca, ya da keseye uygun olmayınca tercih edilen pansiyon ve apart sektörü kesinlikle canlanacak…
Aslında açık büfeye dair öngörülerden çok tamamen garanti olarak bakılan durum bu!
Turizm sektöründeki o küçük işletmeler daha çok ön plana çıkacak…
Yıldız ne kadar çoksa daha iyi değil de yıldız sayısı az olan hatta hiç olmayan tesislerin butik birer markaya dönüşmesi noktasında fırsat çıkacak ortaya!
Yani yoğun sezonda geceliği 100 – 200 TL arasında değişen bu işletmeler, hizmet ve fiziki altyapı noktasında kalite artışına gidip daha yüksek bedellerle misafir ağırlayabilecek!
Büyük otellerin birçoğunda fiziksel mekan sorunu kesinlikle ortaya çıkacaktır!
Her metrekareye oda sığdırma aymazlığı ile bulundukları alanı tamamen betonlaştıran tesisler kendilerine sosyal mesafeyi korumak adına alan açmak durumunda kalacak!
Kısacası, seyahat yasakları ortadan kalkınca küçük otelciler ve pansiyoncuların adını daha çok duyacağız…
Ve turizm sektöründe bambaşka bir değişimden, evrilen bir anlayıştan söz ediyor olacağız…
Herkese sağlıklı günler diliyorum…
Sözün bittiği yer
“Her şey, neye layıksa ona dönüşür.” Mevlana