Dün, Belediye Meclis toplantısı salonundaydım…
Daha önceki meclis toplantıları, kalabalık olurdu!
Meclis toplantı salonundaki masanın çevresinde bulunan sandalyelerin neredeyse tamamına yakını boştu!
Bu meclis toplantısının Kemer siyaseti adına önemli bir noktası vardı!
MHP’nin önce başkan adayı, daha sonra Beldiye Meclis üyesi adayı, son olarak ise Belediye Meclis üyesi seçilen Hakan Tuncer ailesinin arsası…
Bu arsa ile ilgili haftalardır, çeşitli konuşmalar yapıldı…
Siyasetle ilgili bir çok insanın dilindeydi bu arsa. En çok da Hakan Tuncer’in, şikayet ettiği isimler.. (Tuncer, kaçak yapıları dilekçe ile şikayet etmişti. Bu yapıların içinde Kemer Otelciler Birliği Anonim Şirketi’nin Yönetim Kurulu Başkanı turizmci Turan Bayar’ın yola sıfır oteli de bulunuyor…)
Hakan Tuncer ailesinin otelinin hemen önünde bulunan bu arsa, imar planlaması yapılırken Milli Eğitim’e ayrılmış…
Ancak, okul düşüncesi ile ayrılan bu arsa yerine okul, Kemer Merkez İlköğretim Okulu’nun bulunduğu yere yapılmış!
Bu arsada Tuncer’in arazisine çok yakın olduğu için buraya Milli Eğitim’in okul yapma şansı bildiğim kadarıyla yok! Arsa tarla olarak duruyor..
Tuncer de doğal olarak bu arsayı kullanmak istiyor…
Ancak, tapuda tarla olarak geçen arsasını kullanamıyor..
Ben Tuncer’le, yerel seçimden önce de, sonrada konuşmadım…
Ama bu konuyu daha önce de gündem de olduğu için biliyorum…
Tuncer’in şikayetleri nedeni ile, Tuncer’e karşı ciddi bir muhalefet oluştu!
Şikayetlerinde haksız mı Tuncer?
Neyi şikayet etmiş?
Kaçak yapıları!
Kaçakları olanlar bu nedenle Tuncer’i sevmez..
Şimdi bu durum, kaçakları olanları haklı kılar mı?
Bu ayrı bir konu..
Peki Mustafa Gül, Hakan Tuncer’in arsası ile ilgili verdiği destekte samimimi? Yani verdiği sevgi ve hizmet noktasında MHP adaylığından kendisi için çekilen Hakan Tuncer’e gerçekten destek veriyor mu? Veriyor gibi mi görünüyor? Bu ret oylarını gerçekten tüm belediye meclis üyeleri kendi hür iradeleri ile mi verdi? Yoksa Mustafa Gül’le görüşmeler oldu mu? Bilinmez…
Bunlar konuşuluyor..
Siyasetin işine akıl sır ermez arkadaş!
Oyun içinde oyun döner..
Ama yine de ilk defa birileri, konu ne olursa olsun muhalefet etti…
“Benim özgür iradem var” diyebildi…
İlk demokratik harekete şahitlik ettim..
Ama hala bu konuda aklımda oluşan (yukarıda sıralanan) soru işaretleri, yok olmuş değil…
***
Kemerspor’a haksızlık ediliyor!
Bu konuda defalarca yorum yaptım!
Mustafa Gül’ün kendi döneminde efsane takım haline getirdiği bu takıma, böyle bir vefasızlık örneği göstermesi, doğrusu aklımın ucundan geçmezdi..
O sevgi ve hizmeti en yakından yaşayan yerlerden biri bu takım oldu!
Yazık!
Çok yazık!
Sözün bittiği yer
“Memleketi ve insanları sevmek kurumlar adına, onlara verilen hizmetle ölçülür. Bunu yazdığınız tabelanın boyutlarıyla değil!”
06 Ekim 2009