Şiirlerini ezbere bildiğim az sayıda şair vardır. Hani, “Bir şiir var mı bildiğin?” deseniz…
Önce İstanbul’u dinleriz bir çoğumuz, gözler kapalı!..
Hafif bir rüzgar eser önce, Yapraklar, ağaçlarda; Uzaklarda, çok uzaklarda, Sucuların hiç durmayan çıngırakları…
Benim gibi, bir çoğumuza şiiri sevdiren adamdır o!
Ama onları unutmak bu günlerde…
Duyguların es dediği yerde, araya giren sözleri ile…
“Devam. İnadına devam” diyenleri unutmak!
Bize has bir gelenek!
Oysa, onun gibi bizi de bu güzel havalar mahvetmedi mi?
Tütüne böyle havada başladığı gibi Orhan Veli’nin, Bizi de bu güzel havalar mahvetmedi mi zaman-zaman…
Yada bedava yaşamadık mı biz de onun gibi…
Öyle ya; “Hava bedava, bulut bedava; Dere tepe bedava; Yağmur çamur bedava; Otomobillerin dışı, Sinemaların kapısı, Camekanlar bedava…” diyen o dizelerin sahibi gibi…
Bugün, Orhan Veli’nin, ölüm yıl dönümü…
“Ağlasam sesimi duyar mısınız, mısralarımda; Dokunabilir misiniz göz yaşlarıma, ellerinizle?
Bilmezdim şarkıların bu kadar güzel, kelimelerin kifayetsiz olduğunu bu derde düşmeden önce. Bir yer var, biliyorum; her şeyi söylemek mümkün; epeyce yaklaşmışım, duyuyorum;
Anlatamıyorum” dizelerinin sahibi…
Bir garip Orhan Veli, 58 yıl önce bugün göç etti ebediyete…
Müşfik Kenter’in seslendirdiği albümü ilk defa dinlediğimde Ankara’daydım…
Hayalini kurduğum sahne Antalya’da kurulunca….
Koşa-koşa gittik dostlarla, Müşfik Kenter’in “Bir Garip Orhan Veli” tiyatrosunu izlemeye…
O muhteşem ses…
O enfes yorumun tadı hala damağımda..
Bugün bir Orhan Veli şiiri dinleyin.
İmkan varsa, Müşfik Kenter’in enfes yorumuyla albümden…
Mısralar kulaklarınızdan içeri girerken, eminim sizde de tadı damaklarınızda kalan bir his bırakacaktır!
Eli kalem tutan, yüreğinin küçük bir tarafında bile olsa edebiyat sevgisi taşıyanların anma günü bugün…
Çocuklarına, sevdiklerine bir küçük Orhan Veli şiiri armağan etme günü…
Sözün bittiği yer
“Önce sizi umursamazlar, sonra size gülerler, sonra sizinle kavga ederler, sonra siz kazanırsınız. – Gandhi”
13 Kasım 2008