Kemer’de turizmciler adına, sorunların çözüme kavuşması noktasında, birleştirici bir otoriteye ihtiyaç duyulduğunu defalarca kaleme almıştık!
Ortaya koyulan sorunlar aynı olsa da adımların atılması noktasında iş sekteye uğruyordu!
Öyle ki, sokaktan birini çevirip, Kemer’in temel sorunlarını aktarmasını istesen ezbere bilir!
Sorun bilmek değil de, bu sorun yumağının ortadan kalkması adına neler yapılması gerektiğini ortaya koymak meseleydi!
Bu konuda turizmciler adına büyük bir ışık yandı!
Kemer Kaymakamı Seddar Yavuz…
Kaymakam Yavuz, ilk geldiği günden itibaren, birleştirici rolünü ortaya koydu!
Her zaman, “Birlikten” bahsetti…
Kemer’de ihtiyaç duyulan ve sorunların düğümlendiği noktadan…
Olmayan birliğin sağlanması meselesinden.
Kaymakamımızın her defasında vurgu yaptığı diğer olgu, kimsenin elinde sihirli değnek olmadığı gerçeğiydi.
“Meseleler birlikte halledilmeli”
Yani, Kemer’in markalaşması adına yapılacak çalışmalarda herkesin ve her kesimin elini taşın altına koyabilmesi…
Peki bu sağlanabildi mi?
Bunun sağlanması konusunda geri kalanlar üzerlerine düşeni yaptı mı?
***
GATAB Genel Kurulunda yaşananlar bize yabancı değil!
Kemer’in yumağa dolanmış bir kedi görünümünün değişmediğinin açık bir resmi gibiydi.
Öncelikle ben, GATAB meclisinde yapılan konuşmalardan duyulan rahatsızlığa anlam veremiyorum!
Herkes konuşmalı!
GATAB’a üye diye gönderilen adamlar, el kaldırıp indirme görevini yapmamalı!
Her madde ile ilgili o toplantıda huzur hakkı alan insanların, düşündüklerini, bir şeyler için kafa yorduklarını ortaya koyabilmeleri gerekir!
Robotların, robotlaştırılan insanların o mecliste ne işi olduklarını çözemiyorum!
Bir de bu robotların, kendi doğalarını gösteren tepkileri var.
“Bu adam neden konuşuyor?”
Konuşan susmalı, elini kaldırıp indirmeli!
Her karara bir muhalif olacak. Eleştirisini saçma sapan bile bulsanız, hatta mantıklı olarak da öyle bile olsa, o insanı dinlemek durumundasınız!
Belki de saçmalayan sizlersiniz!
Öyle ya, doğru yol da böyle bulunur!
Turizmcilerin üst kuruldan GATAB’a gelen önergesine gelince…
Bu öneri tartışıldı!
Tartışılmalıydı da…
Bu tartışmanın yaşanmaması gerektiği düşüncesi de en az yukarıda anlatmaya çalıştığım kadar saçma…
Ancak netice böyle olmamalıydı!
Aylardır süregelen bir çalışmanın ürünü ortaya konmuştu!
Bu ürünün içerisinde eksiklikler olduğu, hatta bir envanter çalışması dahi bulunmayan, tam manasıyla zenginlikleri ifade edilmeyen Kemer’in, o kadar fuara katılmasına karşı olunmasını ben de savunuyorum!
Ancak, bunlar başka bir toplantıda ele alınabilirdi..
Hatta daha önce yapılan toplantılarda, karşı görüş bildiren turizmciler de bulunmalıydı!
Neticede kedi, yumağın içinde kaldı…
Son toplantıda turizmciler birlik ve beraberlik konusunda nerede olduklarını yine gösterdi…
İki tarafında kendilerince haklı nedenleri var!
Var ama…
Kemer…
Kemer’de saatler yine geriye alındı!
Kemer’in tanıtım meselesi, Mehteran gösterilerine yeni bir açılım kazandırıyor…
İki geri, bir ileri…
Her şey yine, yerinde sayıyor!
27 Kasım 2008