Bir işi yerine getirebilmek için her şeyden önce “sevgi” gerekir…
Sevgiyle yola çıkıldığında, engel tanımazsınız…
Kalkanları indiren, adımları güçlü kılandır sevgi…
Yaşama, yaptığı işe, yaşadığı toprağa ve mensubu bulunduğu millete, kutsal bildiği değerler ışığında sevgi ile yaklaşan bireylerin kattığı değerler olmazsa, hiçbir alanda başarıdan söz edemezsiniz…
Geçtiğimiz gece İstanbul’da bu sevginin haklı gururunu hissettik…
Kemer logosu altında, İstanbul boğazına bakan Esma Sultan Yalısı’nda çok sayıda sinema ve tiyatro oyuncusu, çok sayıda şarkıcı ve medya mensubu toplandı…
Hem de, milyonların ekran başında aynı anda oynan futbol karşılaşmasına kilitlendiği dakikalarda…
Fanatiklik derecesinde Galatasaray, Beşiktaş, Fenerbahçe, Trabzonspor tutkunu isimler, Kemer’in çağrısına, Kemer Belediye Başkanı Mustafa Gül’ün davetine kayıtsız kalmamıştı…
Önce, “Bodrum Restoran”da Bodrum’a çalım atar gibi yemeğini yiyen Kemer gurubu, daha sonra Esma Sultan’ın İstanbul’da yaşadığı görkemli yalıda düzenlenen geceye ev sahipliği yaptı…
Kimler yoktu ki?
60’a yakın ünlü sanatçı Kemer için toplanmıştı!
Unutamadıkları eski Altın Nar Festivallerine gönderme yaparak, “10 yıllık özlem” kelimesini çıktıkları sahnede dillerinden düşürmeyen sanatçılar, Belediye Başkanı Mustafa Gül ve ekibini alkışladı!
Bu defa sahne de, roller de değişmişti…
Günlerce televizyon kanallarına, ulusal gazetelere konu olacak, son derece kaliteli bir gece yaşandı İstanbul’da…
Ve daha da önemlisi, 14-20 Haziran tarihleri arasında düzenlenecek olan 6’ıncı Kemer Altın Nar Kültür ve Sanat Festivali için umut tohumları serpildi…
Öyle ya, tanıtımı böyle ise Festival’i nasıl olur? sorusu geldi gündeme…
Özellikle Kemer adına, iç Pazar için son derece güzel bir reklam olduğu kanısındayım!
Kemer Belediye Başkanı Mustafa Gül başta olmak üzere, gecenin hazırlanmasında emeği geçen tüm ekibi kutluyorum..
***
Türk Milleti’nin büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün yaktığı meşale ile başlattığı büyük mücadele, dünya tarihinde, her milletin bakıp, son derece anlamlı dersler çıkarabileceği bir döneme işaret ediyor…
Daha 90 yıl öncesine kadar, “Bitti” denen, işgal altındaki vatan toprağına elini süren dev güçlere asırlara meydan okuyan bir millet, hatırlarda yer edecek, meşhur tokadını tattırdı…
90 yıl…
Dünya tarihinde kısa bir an kadar yakın…
Ve o tokat daha sıcak suratlarda…
Bugün tören alanında toplanacak gençler…
Kendilerine armağan edilen bu günü…
Hatırlıyor ve hatırlatıyorlar…
Unutmuyor, unutturmuyorlar…
O tokadı dün vuran el bugünde aynı bedenlerde…
“Kan aynı! Duygu aynı! Yürek aynı!” diyorlar!
“Vatan Borcu” diyerek gittikleri asker ocağında Şehit olan akrabaları gibi..
Kandaşları gibi…
Ağabeyleri, amcaları, dayıları, babaları gibi!
“Bir karış toprak için, dün dökülen kan bu kan! Söz konusu vatan olunca bu beden, bu baş yere düşer, gönderlerden Bayrak inmez” diyorlar…
Başta Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere tüm Şehitlerimizin aziz hatırası önünde saygı ile eğiliyor, sizlerin 19 Mayıs Atatürk’ü anma Gençlik ve Spor Bayramınızı yürekten kutluyorum…
Sözün bittiği yer
“Türk çocuğu atalarını tanıdıkça daha büyük işler yapmak için kendinde kuvvet bulacaktır… Mustafa Kemal Atatürk”
19 Mayıs 2009