Kurban Bayramı’nın üzerinden neredeyse iki hafta geçti…
30 Aralık tarihinde Kemer Rotary Kulübü’nün huzur evi sakinleri için Gelidonya Otel’de düzenledikleri etkinlikte, orada bulunan büyüklerimizin, gözlerindeki yakıcı ifadenin etkisinden kurtulamamışken, e posta adresime bu dizeler düştü…
Mehmet Çetin’in kaleminden aşıladığı duygu, unutmamız gerekenleri hatırlatırken, adeta bir ders veriyordu anlayana!
Şu kısacık yaşamda değer yargılarımızı şekillendirirken, mıh gibi kalbimizde yer bulması gerekenleri…
Bir annenin hisleri ile anlatıyordu!
Bu yazının ardından..
Geçtiğimiz hafta evinden çıkan ve bir daha kendisinden haber alınamayan 17 yaşındaki Derya’nın annesi ile konuştum telefonda!
Evlat hasreti…
Evlat beklentisi…
Evlat acısı…
Kolay değil!
Allah kimseye bu acıları ve bu hasreti yaşatmasın!
İşte Çetin’in yöresel dille aktardığı dizeler…
Kalemine ve yüreğine sağlık;
“Geçen Hafta Bayramdı”
“Oğul, oğul, elim erdiğince, dilim döndüğünce
Yazmasına yazdım da sana bir mektup,
Kaç gündür koynumda tutup
Ne elim varıyor pullamaya,
Ne gönlüm yollamaya…
Aslında içimden geldiği gibi ne varsa anlattım.
Sanma ki içine yalan dolan kattım…
İşte halimiz bu, yani halimiz, isottan acı.
Babanı sorarsan…;
Baban, ha var, ha yok, artık bu dünyada kiracı,
Aklı, fikri hala karşı dağlarda…
Of… of…! hele birde iç çekmesi yok mu, ardarda.
Gelir diyor senin için, gelir, gelir gelir elbet gelir bir gün.
Senin anlayacağın, aklı da gitti büsbütün.
İneğin tekini abişgillere sattık,
Bu yüzden alt tarlayı süremedik iki yıldır,
Sen tanımazsın, verdik işte birilerine icara,
Belki duymuşsundur, kurak gitti buralar bıldır,
Ne olacak, iki arşın çul…
Ancak babana birkaç paket cigara…
Evlenmesine evlendi de, hakikatli kızmış Hatçe,
Arada bir uğrar, üşenmez sağar ineği,
Tımar eder ahırda tosunu,
Ne zaman adın geçse başı önüne düşer,
Yüzü alaz-alaz yanar, kızarır,
Ülen Salih !!! tövbe tövbe !!!
Oğul, geçen hafta bayramdı,
Hani olurda gelir-melir dedim.
Çıkar bir yerlerden, elinde bit kutu lahati
Namaz vaktine kurdum ha bire kalkıp-kalkıp saati
Hani sen seversin, bir tepsi baklava açtım,
Bir tandır da cevizli kete,
Ya… ya… bıldır da gelmedin, bu yıl da gelmedin.
Baklavanın sonunu daha dün yedirdim
Adaşın, yani Salih’in oğlu Şevket’e
Bayramdı geçen hafta,
Baban ağladı bir tarafta,
Ben ağladım bir tarafta,
Öyle ya, öyle ya, bayramdı geçen hafta…
Mehmet ÇETİN”
2 Ocak 2008