Kemer Belediyesi tarafından yapılan Otogar projesi, uzunca bir süre gerek yapılış şekli, gerekse de mimarisi nedeni ile eleştirilerin hedefi olmuştu!
Bir projeyi eleştirmek ayrıdır, onu ortadan kaldırmak ayrıdır…
Hatta, ilçenin geneline yansıyan bir problem yaratmayı göze alıp o projeye caza kesmek daha da ayrıdır!
Otogar konusunda Kemer Belediye Başkanı Mustafa Gül’ün ve farklı isimlerin düşüncelerine gazetemizde yer vermiştik!
Hatta, “Ne olacak Otogar?” başlıklı, her zaman olduğu gibi “yorumsuz” adli soruşturma haberimiz nedeni ile iki yayın tarafından, şiddetli suçlamaların hedefi olmuştuk!
Oysa, hiçbir yorumun yer almadığı haberlerdi bunlar….
Ancak, dönemin Başkanı Şeker’in fedailerini derinden yaralamış, saldırı malzemesi edilmişti!
Eleştiri değerlidir…
Bu nedenle önem verilmeli…
Çünkü, haksız suçlamaları, hakaret derecesine varan iğrençlikleri içermiyorsa, doğru yolu bulmanızda, önemli bir anahtar haline gelecektir..
Eleştirileri kullanmayı bilmek, erdemlilik vasfını gerektirdiği için sorunlar çıkıyor…
Erdemden yoksun olanlara, bu bir ceket değil ki giydiresin…
O dönem, otogar açılışı seçim malzemesi olarak kullanıldığı için yazılan her eleştiri hazımsızlık yarattı…
O hazımsızlık da şiddeti…
Peki şimdi ne oldu?
Beğenilmese bile bir otogar yapıldı…
Eklenecek şeyler varsa eklenir…
Tadilatsa yapılır!
Hatta yeri bile yanlışsa, düzenleme yapılıp, şehirler arası otobüs firmalarının getirdiği insanların da mağduriyeti giderilir…
Ama…
Siz eğer, buraya bir ceza kesiyorsanız…
Bırakın orada yer tutan onlarca esnafı bir tarafa…
O cezanın faturasını Kemer ödeyecekse, bunu eleştirmek zorundayız!
Orada bulunan esnafın, şehirlerarası otobüs işletmecilerinin isyanı, Türkiye’nin çok sayıda ilinden Kemer’e tatil yapmak için gelen insanların yürümek yada taksiye binip, hatırı sayılır bir ücretle beldelere yaptığı yolculuk nedeni iledir…
Bu işin bedelini önce, bu kente tatil yapmak amacıyla gelen insanlara ödetiyorsunuz!
Ne yapıyor vatandaş?
Valizleri elinde minibüs bekliyor!
Ama ortada minibüs Yok!
– Niye yok?
– Otogar cezalı…
– Hoppppaaa…
– Ne yapacağız?
– Taksi var…
– Kiriş’e otele gidecektik…
– Ne kadar?
– 30 TL…
– E ben Ankara’dan aynı paraya geldim. Kiriş’e kadar bunu mu ödemem gerekiyor?
– Maalesef!
Otogar’da inenin vay haline…
Lütfen beyler!
Bu işin faturasını, böyle bir süreçte Hasan Şeker değil, Kemer öder…
Mesele eski Belediye Başkanı’nın yaptığı işe ceza kesmek ise, fatura adresine onun adını yazın!
Ama fatura Kemer’e dönüyorsa…
Bu işin faturasını Kemer ödeyecek ise o zaman;
“One minute”
Sözün bittiği yer
“Bazı insanlardan nefret ederiz çünkü onları tanımayız. Onları tanıyamayız çünkü onlardan nefret ederiz…. Charles Colton”
03 Haziran 2009